Halifelerinden birisi şöyle anlatır:
Padişah beni Davutpaşa Camii’nde vaaz etmem için davet etmişlerdi. Camii’ye girdiğimde bende biraz pişmanlık hali meydana geldi. Kürsüye çıktığımda, hatırıma hiçbir kelime gelmedi. Yakın olduğu halde önümdeki yazıyı okuyacak halim kalmamıştı. Bu durumdan kurtulmak için Pir Abdülehad Efendi’nin ruhaniyetine teveccüh etmek hatırıma geldi. Pir Abdülehad Efendi’nin ruhaniyetine kalpten teveccüh ettiğimde o anda görünüp, sanki bana;” Nedir bu perişanlık, yapacağın vaaz; uzun zamandır yaptığın vaazlar değil midir?” buyuruyordu. O sırada bende, tam bir rahatlık ve zindelik meydana geldi. Öyle bir vaaz ettim ki, beni tanıyanlar; “Hayatımızda böyle bir vaaz dinlemedik.” dediler.